Karacabey yumuşak ki̇lleri̇ndeki̇ konsoli̇dasyon oturmalarının değerlendi̇ri̇lmesi̇: tahmi̇n edi̇len ve gözlemlenen davranışı


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Öğrenci: Gözde Çelik

Danışman: TAMER TOPAL

Özet:

Yumuşak killi zeminler üzerinde inşa edilen karayolu dolgularının oturması, karayolu olanaklarının korunmasında karşılaşılan önemli bir problemdir. Konsolidasyon oturma miktarlarının ve zamanlarının doğru tahmin edilmesi, pratikte mühendisler için zorluk teşkil etmektedir. Bu çalışmada, 26 istasyona ait Karacabey normal konsolide killerdeki 600 ile 750 gün arasındaki saha oturma ölçümlerinin, ödometre deneyi sonuçlarından hesaplanan oturma miktarlarının karşılaştırılması değerlendirilmiştir. Ödometre deneyi sonuçları kullanılarak öngörülen oturma miktarları ile sahada gözlemlenen oturma miktarları arasındaki bağıntı önerilmiştir. Stroud yaklaşımları ile geri analizlerden elde edilen hacimsel sıkışma katsayısı arasındaki eğilim sunulmuştur. Konik penetrasyon deneyinden elde edilen koni uç direnci (qc) ve ödometrik modül arasındaki ilişki araştırılmıştır. Asaoka ve Horn ekstrapolasyon yöntemlerinden, gözlemlenen oturma verisinin %70’i kullanılarak nihai oturma miktarı tahmin edilmiştir. Ayrıca, oturma viii miktarına karşın karekök zaman ve oturma miktarına karşın logaritmik zaman grafikleri birincil oturma miktarlarını tahmin etmek için kullanılmıştır. Ödometre sonuçları ile hesaplanan oturma miktarlarına düzeltme faktörü sağlayan denklemler oluşturularak, sahada meydana gelecek oturma miktarlarının tahmin edilmesi sağlanmıştır. Karacabey killeri tipik ikincil oturma davranışı göstermektedir. 26 istasyonun 11’inde üçüncül oturma davranışları gözlemlenmiştir. Mühendislik uygulamalarında ikincil ve üçüncül oturmaların tahmin edilmesi için Cs/Cc ve Ct/Cc aralıkları önerilmiştir. Ek olarak, sıkışma indisi değerleri (Cc) ile ikincil ve üçüncül sıkışma katsayıları (Cs-Ct) arasındaki ilişki araştırılmış olup, laboratuvar verileri ile idealize jeolojik profil geometrisinin sayısal parametre olarak değerlendirildiği bağıntılar önerilmiştir. Gerçekleştirilen çalışmalar, bağımsız değişkenler ile hedeflenen bağımlı değişkenler arasında doğrusal bir ilişkinden ziyade doğrusal olmayan bir ilişki olduğunu göstermiş ve varsayılan denklem modelini çözmek için iterative doğrusal olmayan regresyon analizleri gerçekleştirilmiştir.