Monograf: Edebiyat Eleştirisi Dergisi, vol.2017, no.7, pp.38-68, 2017 (Peer-Reviewed Journal)
Mesafe, Bilge Karasu’nun Göçmüş Kediler Bahçesi öykülerinin anlatı dünyalarını ve uzamsal niteliklerini anlamak için temel bir unsurdur. Farklı anlatı birimleri (anlatıcı, karakter, yazar, okuyucu) arasındaki mesafelerin ve bunlar arasındaki hareketin fark edilmesi öykülere önemli bir açılım getirecektir. Bunun yanı sıra öykülerde eyleyen anlatı varlıkları bazı (soyut) kavramları temsil eden uzamsal modeller olarak gösterilmişlerdir. Dolayısıyla söz konusu varlıkların hareketleri, uzaklık-yakınlık dereceleri ekseninde mesafeyi sürekli değişime uğratır. Mesa- felerin sabit olmayışı, hem derin anlamsal düzeyde hem de içerik düzeyinde bir gerilime neden olur. Bu gerilim ise öykü entrikasının kuruluşunda önemli bir rol oynar. Kahraman ile anlatıcısı arasında da mesafeler vardır: uzam, zaman, bakış açısı mesafeleri ve ontolojik, ideolojik mesafeler vb.. Örneğin bu anlatı varlıkları farklı uzamlara (öykü uzamı ve söylem uzamı) ve farklı zamanlara konumlandırılmışlardır. Ancak onlar metnin farklı seviyeleri içinde ilerler ve birbirlerine ulaşmaya çalışırlar. Kısaca, Göçmüş Kediler Bahçesi, geçmiş ile şim- di, “burada” ile “orada”, doğa ile kültür, deneyim ile anlatı ya da “ben” ile “sen” arasında kurduğumuz ya da kurulu olarak bulduğumuz pek çok mesafenin aşıl- masının bir olanağı olarak okunabilir.