Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi, vol.57, no.2, pp.1340-1364, 2017 (Peer-Reviewed Journal)
C. Wright Mills, toplumbilimsel düşünü, en yakın ile kişisellikten en uzak olanı ilişkilendirebilme yeteneği olarak görür. Mills’e göre, kişisel sorunlar ile toplumsal meseleler arasında zorunlu bağlantılar vardır. Bir sosyolog kişisel yaşam öyküleri ile tarihin hikâyesi arasındaki bağların izini sürebilmelidir. Toplumbilim bir iş olduğu kadar bir yaşam pratiği olduğu için, toplumbilimsel düşün duyarlılık, sadakat ve sorumluluk gerektirir. Şu halde toplumbilim aslında potansiyel olarak herkesin gerçekleştirebileceği bir pratiktir. Burada önemli olan toplumbilimsel düşünün ve duyarlılığın varlığıdır. Bu duyarlılık, geniş veya sınırlı, bir toplumsal düşü resmedebilme yeterliliğini işaret eder. Bu yazı, kimilerince modern bilgisayar teknolojisinin kurucusu olarak kabul edilen Alan Turing’in toplumbilimsel düşününün izini sürmeyi amaçlamaktadır. Turing’in bilimsel çabalarının tarihi kendi yaşam öyküsü ile yaşamı ve işi arasındaki güçlü bağlantıları açık edecek şekilde iç içe geçmiş durumdadır. Onun duyarlı, adanmış ve sorumlu tavrı farklı durumlarda karşımıza çıkar. Bu yazı, Turing’in toplumbilimsel düşününü değerlendirebilmek amacıyla yapay zekâ örneğine odaklanmaktadır. Yazı, Alan Turing’in bir toplumsal hayal resmedilme duyarlılığı ve düşününe sahip olduğu iddiasından hareket etmektedir. Turing’in bu düşününü yapay zekâ örneğinde kalarak analiz etmek üzere, metin C. W. Mills’in toplumbilimsel düşün analizinin, diğer özelliklerinin yanında, üç çehresine başvurur: (1) en yakın ve kişisel olan ile en uzak ve en az kişisel olan arasındaki ilişkiyi vurgulamak; (2) yeni duyular geliştirmek ve duyarlılık alanları açmak; (3) toplumsal bir resim hayal edebilmek. C. W. Mills’in işaret ettiği üç çehreyi kullanarak Turing’in biyografisini ve ardından Turing’in matematiksel ama aynı zamanda toplumbilimsel imgelemini ve bu imgelemin bir ürünü olarak yapay zekâyı analiz eden metin, eş zamanlı olarak C. W. Mllls’in toplumbilimsel imgelem kavramının farklı açılımlarını yine yapay zekâ üzerinden göstermeyi amaçlamaktadır.
C. Wright Mills, toplumbilimsel düşünü, en yakın ile kişisellikten en uzak olanı ilişkilendirebilme yeteneği olarak görür. Mills’e göre, kişisel sorunlar ile toplumsal meseleler arasında zorunlu bağlantılar vardır. Bir sosyolog kişisel yaşam öyküleri ile tarihin hikâyesi arasındaki bağların izini sürebilmelidir. Toplumbilim bir iş olduğu kadar bir yaşam pratiği olduğu için, toplumbilimsel düşün duyarlılık, sadakat ve sorumluluk gerektirir. Şu halde toplumbilim aslında potansiyel olarak herkesin gerçekleştirebileceği bir pratiktir. Burada önemli olan toplumbilimsel düşünün ve duyarlılığın varlığıdır. Bu duyarlılık, geniş veya sınırlı, bir toplumsal düşü resmedebilme yeterliliğini işaret eder. Bu yazı, kimilerince modern bilgisayar teknolojisinin kurucusu olarak kabul edilen Alan Turing’in toplumbilimsel düşününün izini sürmeyi amaçlamaktadır. Turing’in bilimsel çabalarının tarihi kendi yaşam öyküsü ile yaşamı ve işi arasındaki güçlü bağlantıları açık edecek şekilde iç içe geçmiş durumdadır. Onun duyarlı, adanmış ve sorumlu tavrı farklı durumlarda karşımıza çıkar. Bu yazı, Turing’in toplumbilimsel düşününü değerlendirebilmek amacıyla yapay zekâ örneğine odaklanmaktadır. Yazı, Alan Turing’in bir toplumsal hayal resmedilme duyarlılığı ve düşününe sahip olduğu iddiasından hareket etmektedir. Turing’in bu düşününü yapay zekâ örneğinde kalarak analiz etmek üzere, metin C. W. Mills’in toplumbilimsel düşün analizinin, diğer özelliklerinin yanında, üç çehresine başvurur: (1) en yakın ve kişisel olan ile en uzak ve en az kişisel olan arasındaki ilişkiyi vurgulamak; (2) yeni duyular geliştirmek ve duyarlılık alanları açmak; (3) toplumsal bir resim hayal edebilmek. C. W. Mills’in işaret ettiği üç çehreyi kullanarak Turing’in biyografisini ve ardından Turing’in matematiksel ama aynı zamanda toplumbilimsel imgelemini ve bu imgelemin bir ürünü olarak yapay zekâyı analiz eden metin, eş zamanlı olarak C. W. Mllls’in toplumbilimsel imgelem kavramının farklı açılımlarını yine yapay zekâ üzerinden göstermeyi amaçlamaktadır.