Eğitimsel Sinirbilim, KELEŞ,Esra, Editör, Nobel, Ankara, ss.177-205, 2022
Nöroet k, en genel tanımıyla akıl-bey n ve davranış le l şk l et k konuları nceler
ve tartışır. Yan nöroet k, günümüzde halen g zem n koruyan beyn n nasıl çalıştığına
dair anlayışı sürekli olarak geliştirmeye çalışan nörobilim çalışmaları ve bu çalışmalar
sonucunda beyin işlevlerini izleme ve hatta müdahale ederek etki etme, değ şt rme ve
y leşt rmeye yönel k çabalarda kat ed len muazzam yolun sonunda karşımıza çıkan
et k konulara odaklanır. ―Nöroet k‖ ter m n n zler n her ne kadar 1990‘lara ve hatta
70‘lere kadar sürebiliyor olsak da (Pontius, 1973, 1993; Cranford, 1989; Churchland,
1991), akademik çevrelerde ve kamuoyunda kabul görmesi ve benimsenerek yaygın
kullanıma alınması yaklaşık bir on yıl sonra, 2002‘de gerçekleşmiştir (Marcus, 2002;
Roskies, 2002; Illes, Kirschen ve Gabrieli, 2003; Fukushi ve Sakura, 2006; Levy,
2007; Racine, 2010). Örneğin, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü‘nün
(United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization - UNESCO) biyoe-
tik komitesi, 1995 yılında etiği sinirbilime uygulayan çalışmalar başlatmış olsa da
(Simões ve Nogaro, 2019), asıl 2002 yılında Dana Vakfı‘nın nörobilimciler, etik uz-
manları ve diğer düşünürleri bir araya getirerek düzenlediği ―Nöroetik: Alanı Harita-
lamak (Neuroethics: Mapping the Field)‖ başlıklı toplantısı, ―nöroetik‖in bir alan ola-
rak doğuşunun k lometre taşı olarak kabul ed lmekted r (Marcus, 2002). Bu toplantının
katılımcılarından b r olan ve o esnada New York T mes gazetes nde çalışan gazetec
William Safire, nöroetiği; ―insan beyninin tedavisi, mükemmelliği veya istenmeyen
istilası ve endişe verici manipülasyonu hakkında doğru ve yanlışın, iyi ve kötünün
incelenmesi‖ şeklinde tanımlamıştır (Marcus, 2002, s.5).