PRAKSIS, no.56, pp.85-109, 2021 (Peer-Reviewed Journal)
19. yüzyılın başından itibaren Osmanlı Devleti’nin ve daha sonrasında Türkiye’nin devlet ikonografisini nasıl şekillendirmesi gerektiği her zaman ciddiye alınan bir konu olmuştur. Son dönemlerde daha da görünür olan devlet ikonografisinde ve devletin sembolik temsillerinde yaşanan neo-Osmanlıcı eğilim ise bu konunun dinamiklerini daha ayrıntılı bir biçimde ele alma gerekliliğine işaret eder. Bu çalışma, AKP’nin “Yeni Türkiye” bağlamında öne sürdüğü “yerlilik ve millilik” söyleminin görsel sanat alanındaki gelişiminin Osmanlı’nın son dönemlerine kadar geri götürülebilecek, fakat asıl ivmesini 1990’lardan itibaren devletin sembolik temsili üzerinde yaşanan çatışmalardan alan bir tarihsel bağlam içerisinde ele alınması gerektiğini iddia eder. Bu iddiayı desteklemek için makalenin ilk bölümünde devlet ikonografisinin 1980’lerden günümüze kadar gelen süreçte nasıl bir dönüşüme geçirdiği tartışılmaktadır. Daha sonra devlet ikonografisinin farklılaşmasının ve kamusal alanlarda yaşanan sembolik dönüşümlerin nasıl kavramsallaştırılabileceği sorununa odaklanılmaktadır. Makalenin son bölümünde ise Türkiye’nin üç farklı döneminde organize edilen üç sanat sergisi – Muhteşem Süleyman Çağı sergisi (1987), Türkler: Bin Yıllık Yolculuk, 600-1600 sergisi (2005) ve Yeditepe Bienali (2018) – vasıtasıyla üretilen farklı neo-Osmanlıcı temsillerin karşılaştırmalı bir analizi yapılacaktır.