ANKARA DUMLUPINAR BULVARI ÖRNEĞİNDE HIZ YOLU ÜZERİNDE YAN-MEKÂNLARIN KAMUSAL KULLANIMI


Creative Commons License

Aral H. E.

29. KENTSEL TASARIM VE UYGULAMALAR SEMPOZYUMU Kentsel Tasarım Bilim Dalı Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Mimarlık Fakültesi PANDEMİ SÜRECİNDE KENTSEL TASARIM EĞİTİM | KAMUSAL MEKÂN, İstanbul, Türkiye, 27 - 28 Mayıs 2021, ss.231-236

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İstanbul
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.231-236
  • Orta Doğu Teknik Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Yollar, yakın çevre ile uzak alanlardan farklı hızlarda dolaşımın bir aradalığını sağlayarak kentsellik ve merkez özelliklerini ortaya çıkaran ana unsurlardır (Jacobs, 1969; Nijenhuis, 1994 ve Read, 2006). Kent içi otoyollarda yol boyu yan-mekânlar, otoyolların yanında / altında / üstünde / arasında kalan tüm mekânları kapsar (Alanyalı Aral, 2009). Yan-mekânlar sahip oldukları yüksek fiziksel ve görsel erişilebilirlik yanında özellikle kullanımın yoğun olduğu örneklerde karşılaşma ve kendiliğinden kullanımlara, dolayısıyla kendini ifadeye olanak sağlayan kamusal mekânlar olarak ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada Ankara'da Dumlupınar Yolu örneğinde, yolun Konya Yolu'na yakın Söğütözü kesiminde, yayaların kentsel otoyol boyu yan-mekânları algısı tartışılmaktadır.

Çalışma alanı, hem şehir içi şehir içi ulaşımın (birçok yönden metro istasyonları, otobüs veya minibüs durakları) hem de kuzeybatıda bulunan Ankara şehirlerarası otobüs terminali (AŞTİ) ile yolculuk akslarını birbirine bağlayan yoğun bir geçiş ve toplu taşım aktarma merkezidir. Doğusundaki merkezi batıdaki yeni gelişim alanlarına bağlayan önemli bir aksın başlangıç ​​kısmı olan Söğütözü bölgesi, 2000'li yıllardan itibaren hem hızla gelişen hem de çoğunlukla özel mülkiyetteki büyük yapı komplekslerini içeren parçacı yapım süreçleri nedeniyle bütüncül bir kentsel tasarım yaklaşımının eksikliği hissedilen sorunlu bir alan olmuştur. Dumlupınar Yolu ve Mevlânâ Yolu'nun bu alandaki varlığı, yüksekliği ve yoğunluğu önemli ölçüde artıran inşa stokunun yoğunlaşmasına neden olurken aynı zamanda alanı iki dik yönde bölerek yaya ve kamusal mekân sürekliliğini önemli ölçüde zedelemektedir. Alanın çelişkili karakteri, hem bütünleşemediği halde merkeze bu derece yakın olmasından, hem de uygun olmayan fiziksel koşullara rağmen gözlenen sürekli yaya yoğunluğuyla kendini göstermektedir.

Alışveriş merkezleri yanında kamu yapıları, hastaneler, otel ve iş merkezleri ile konut ve ticari kullanımları içeren çok kullanımlı yapıların inşası ile hızla gelişmeye devam eden, barındırdığı aktiviteler ve erişilebilirliği nedeniyle yüksek kentsellik özelliğine sahip olan bu bölgede yan-mekânlar çokça deneyimlenen, erişilebilir ancak yoğun ve hızlı araç trafiğinin olumsuz etkilerinin yaygın olarak deneyimlendiği mekânlar olarak ortaya çıkmaktadır. Bu bölgede daha önce yapılan araştırmada yan-mekânlarda sadece fiziksel değil, aynı zamanda motorlu trafik kaynaklı fizyolojik rahatsızlığa neden olan sorunlar da gözlemlenmiş ve yapılan anketler sonucunda, yaya konforunu düşüren bu sorunların yan-mekânların algısında öncelikli olduğu ortaya çıkmıştır (Alanyalı Aral ve Demirbaş, 2015). 2005-2007 yıllarını kapsayan bu ilk çalışma, bu mekânların öncelikle sorunlu özellikleriyle –gürültülü, güvensiz ve kirli alanlar olarak, sonra 'herkesçe bilinen' mekanlar olarak kamusal özelliğiyle ve sonra dinamik / canlı, keyifli ve yeşil gibi olumlu özellikleriyle algılandığını göstermiştir. Bu çalışmanın ikinci aşamasında, alanda yolun hızı ve dolayısıyla trafiğin etkilerini arttıran yol genişletme işleminden sonra sorgulanan mekânın algısı sonuçlarında tanımlayıcı sıfatlar arasında en büyük değişikliğin herkesin bildiği ve dinamik/canlı tanımlarındaki artışla gerçekleştiği, olumsuz algılar arasında ise sadece hızlı/güvensiz algısında artış olduğu görülmüştü (Alanyalı Aral ve Demirbaş, 2015).

2007'den günümüze gelişmeye devam eden bölgede araç trafiğinin etkileri hem bu ana arterin ulaşım sağladığı kentsel alanların büyümesi, hem de alana çok sayıda kullanıcıyı çeken konut ve iş merkezlerini içeren yeni yapılar nedeniyle daha da artmıştır. Buna karşılık, 2005-2007 ve 2020-2021 yıllarında yapılan anket sonuçlarının karşılaştırılması, yayaların trafikle ilgili sorunlardan sadece gürültü algılarının biraz arttığını, hava kirliliği ve trafik güvenliği sorunları algılarının ise azaldığını; öte yandan kamusal ve dinamik / canlı mekân algılarının belirgin bir şekilde arttığını ve gürültülü / yorucu mekân algısından sonra en yaygın algıyı oluşturduğunu göstermektedir. Hız-yolu üzerinde yan-mekânların yoğun ve aktif kullanım örneklerinden biri olan Söğütözü örneğinde yapılan araştırma, artan hızla birlikte yoğun kullanım içeren yan-mekânların kamusal mekân ve canlılık özelliklerinin yüksek algısında bu mekânların bütüncül kentsel tasarım yaklaşımlarıyla kentsel kamusal mekân olarak düzenlenmelerinin önemini ve gereğini ortaya koymaktadır.