Karahan A., Arslan Ergül A.(Yürütücü)
TÜBİTAK Projesi, 2018 - 2020
Proje Özeti Arkaplan: Genom ve transkriptom analizi, bir türün
geçmişinin, ekolojisinin, moleküler ve fizyolojik özelliklerinin
anlaşılmasına katkıda bulunabilen güçlü bir araçtır. Yeni nesil dizileme
teknolojilerinin son 10 yıldaki ilerlemesiyle genom ve transkriptom
çalışmaları model olmayan organizmalar için de kullanılabilir hale gelmiştir.
Bu çalışma, Türkiye'nin en ilginç ve önemli endemik türlerinden biri olan inci
kefalinin genomunu dizilemeyi, analiz etmeyi ve yayınlamayı hedefleyen Van
Gölü İnci Kefali Genom Projesi'nin parçasıdır. İnci kefali (Chalcalburnus tarichi, Pallas 1811),
dünyanın en büyük sodalı gölü olan Van Gölü'nde yaşayan yegane omurgalıdır.
Göle endemik olan inci kefali, sazangiller ailesindendir. Balık anadromdur; yaşamının
çoğunu Van Gölü'nün yüksek tuzlu ve sodalı (pH=9,8) sularında geçirir, ancak
üremek üzere çevre derelere göç eder. Sodalı suya bu adaptasyon dünyada
yalnızca iki başka türde görülür. İnci kefalinin bu özelliği keşfedildikten
sonra ekoloji ve fizyoloji alanlarında büyük ilgi çekmiştir. Buna rağmen inci
kefalinin sodalı suya adaptasyonunun mekanizmaları halen bilinmemektedir.
İnci kefali, ekolojik ve evrimsel öneminin yanısıra, protein kaynağı ve binlerce
balıkçı için geçim kaynağı olarak bölge sosyoekonomisi açısından önemlidir.
Ancak balık popülasyonu aşırı avlanma ve habitat kaybı nedenleriyle
1990'larda ciddi ölçüde azalmıştır. Alınan önlemlerle 2000'lerde artmaya
başlamışsa da, halen tehlike altındadır. Balığın hem fizyolojik hem
popülasyon özelliklerinin genom düzeyinde incelenmesi, biyolojisinin tanınması,
korunması ve yönetilmesi için yeni çalışmalara imkan sağlayacaktır. Ön çalışma: 2013 yılında Ankara, Van, Gebze ve
İstanbul'dan araştırmacıların katılımıyla İnci Kefali Genom Projesi
başlatılmıştır. 2014 yılında genomu inşa etmeye olanak verecek miktarda (~200X derinlikte) Illumina okuması
üretilmiştir. Ancak genom dizisinin anlamlandırılması ve balığın biyolojisine
ışık tutar hale gelmesi için, balığın protein kodlayan ve kodlamayan
genlerinin belirlenmesi (gen anotasyonu) ve işlevlerinin tahmin edilmesi
gerekmektedir. Bunun için de transkriptom dizilemesine ihtiyaç vardır. Nisan
2016’da inci kefali dokularından RNA eldesi yapılmıştır. Bu projede var olan
RNA örneklerinden çalışılacaktır. Amaç ve yöntem: Bu 1001 projesi kapsamında göl içinde yaşayan
dişi, erkek ve ergen toplam 10 inci kefali bireyinin 10'ar ayrı dokusundan
mRNA ve mikroRNA Illumina platformunda dizilenecektir (mRNA
için her bir kütüphaneden
20 milyon okuma). Bu
dizilerin hesaplamalı analizi yoluyla balığın gen repertuvarı çıkarılacaktır.
Karşılaştırmalı analiz yoluyla, bu genlerin başka türlerde homoloji
gösterdikleri genler belirlenecek ve homolojiye dayalı olarak genlerin
işlevsel analizi yapılacaktır. Bu şekilde, inci kefalinin gen listeleri
kapsamlı biçimde tanımlanacak ve projenin sonunda genom dizisiyle birlikte
yayımlanacaktır. Proje kapsamında balık genomu ve genetiğinin incelenmesi
yönünde üç araştırma daha yapılacaktır: (1) Balığın C-değeri belirlenecektir.
(2) İnci kefali genleri, genomu yayınlanmış balıkların homolog genleriyle
karşılaştırılarak, ayrıca gen anlatım değerleri, başka balıklara ait
yayınlanmış anlatım değerleriyle karşılaştırılacaktır. Bu yolla inci kefaline
özgü ya da inci kefalinde aşırı değişmiş genler ve yolaklar aranacaktır. Bu
da balık genomunda pozitif seçilim konusunda bilgi verecek ve balığın Van
Gölü'ne adaptasyonlarına ışık tutabilecektir. (3) RNA'sı dizilenen 10 bireye
ait verilerden, bireyler arasında DNA düzeyinde polimorfizm verisi çıkarmak
mümkündür. Bu yapılarak bireyler arasındaki genetik farklılık ölçülecektir.
Bu da balık popülasyonunda genetik çeşitlilik ve farklılaşma konusunda bir
ilk ölçüm olacaktır. Beklenen sonuç: Bu proje ile inci kefali genomu tasvir
edilecektir. Bu da türün genetik özelliklerinin daha iyi anlaşılmasını
sağlayacak, dolaylı olarak da ekolojisi, evrimsel tarihi, popülasyon yapısı
ve fizyolojisi hakkında bilgi verecektir. Proje, inci kefali ve akraba
balıklar üzerine yeni çalışmalar için de büyük kolaylık sağlayacaktır. Bu
çalışma aynı zamanda Türkiye'ye endemik bir türün bildiğimiz kadarıyla ilk
genom analizi olacaktır. |