İş Yerinde Ve Sosyal Hayatta Cinsel Tacizi Adlandırma Ve Tacizle Baş Etme


Toker Gültaş Y. (Yürütücü), Ok A. B., Sümer H. C., Göncü-Köse A.

TÜBİTAK Projesi, 1001 - Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı, 2024 - 2027

  • Proje Türü: TÜBİTAK Projesi
  • Destek Programı: 1001 - Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı
  • Başlama Tarihi: Aralık 2024
  • Bitiş Tarihi: Şubat 2027

Proje Özeti

Cinsel taciz özellikle kadınların maruz kaldığı bir kötü muamele türüdür. ABD’de yürütülmüş bir araştırma kadınların %38’inin okulda, %31’inin evinde ve %38’inin iş yerinde cinsel tacize uğradığını bulmuştur (USCD Center on Gender Equity and Health, 2019). Türkiye’de farklı sektörlerin yer aldığı büyük örneklemli iki araştırmaya göre son bir sene içinde iş yerinde cinsel tacize en az bir kez maruz kaldığını belirtmiş olan kadınların oranı, tacizin türüne bağlı olarak %7.1 ile %49.1 arasında değişmektedir. Ne var ki, cinsel taciz sayılabilecek davranışları raporlama oranları kendini ‘cinsel taciz’ mağduru olarak görme oranları ile paralel ilerlememektedir. ABD’de mağdurların yalnızca %20’sinin (Magley vd., 1999), Türkiye’de ise yalnızca %27’sinin (Sümer vd., 2023) yaşantısını ‘cinsel taciz’ olarak adlandırdığı bulunmuştur. Cinsel tacize maruz kaldığını düşünen kadınların en çok başvurdukları baş etme stratejileri ise olayı yok sayma ve tacizciden kaçınma, en az başvurdukları strateji ise olayı resmi mercilere bildirmektir (Wasti ve Cortina, 2002). Cinsel tacizi adlandırma ve tacizle baş etme stratejileri genelde batı alanyazınına konu olmuşsa da bu konuların yordayıcıları sistematik bir şekilde çalışılmamıştır. Bu araştırmanın ilk özgün temel amacı kadınların gerek sosyal hayatlarında gerekse çalışma hayatında cinsel taciz sayılabilecek davranışlara maruz kaldıklarında bu davranışları ne derece ‘cinsel taciz’ olarak adlandırdıklarını, ne tür baş etme yöntemlerini tercih ettiklerini ve adlandırma ve baş etmenin hangi tutumsal ve algısal faktörlere bağlı olarak şekillendiğini belirlemektir. Bu amaca yönelik olarak sosyal hayatta hangi davranışların cinsel taciz sayılabileceği ve cinsel tacize maruz kalmış kadınların yaşantıları nitel bir çalışma ile belirlenecek ve Sosyal Hayatta Cinsel Taciz Ölçeği geliştirilecektir. Bu ölçeğin yapı geçerliği nicel bir çalışma ile sınanacaktır. Ardından iki ana nicel çalışma yürütülecek, hem sosyal hayat örnekleminde (N= 800) hem de iş yeri örnekleminde (N= 800) yer alan kadınlara anket uygulanacak ve cinsel tacizi adlandırmanın ve tacizle baş etme tercihlerinin yordayıcıları incelenecektir. Nicel araştırmalarda edinilecek bulgular ışığında, projenin ikinci özgün değeri olarak, cinsel tacizi adlandırma ve tacizle baş etmede kadınların güçlenmesini hedefleyen bir günlük etkileşimli bir eğitim programı geliştirilecek ve eğitim etkililiği yarı deneysel bir desen olan eşit olmayan kontrol grubu deseni ile test edilecektir. Eğitim grubunda ve bekleme listesi kontrol grubunda yer alan katılımcılardan ön-test, son-test ve izleme testi verisi toplandıktan sonra, kontrol grubu katılımcılarına da aynı eğitim verilecektir.