İnsan Kaynaklı ve Doğal Değişimlerin Kilikya Baseni KKTC TC Arası Deniz Ekosistemi Üzerindeki Etkilerinin Belirlenmesi


Örek H., Salihoğlu B., Tezcan D., Koçak M., Gücü A. C., Yücel N., et al.

TÜBİTAK Projesi, 2015 - 2019

  • Proje Türü: TÜBİTAK Projesi
  • Başlama Tarihi: Şubat 2015
  • Bitiş Tarihi: Ocak 2019

Proje Özeti

Yaklaşık son kırk yıllık süreçte Doğu Akdenizin Levant baseni oşinografisi oldukça geniş araştırılmış olmasına karşın TC Güney kıyıları ile KKTC kuzey kıyıları arasında kalan Kilikya Basenine yönelik çalışmalar daha kısıtlıdır. Bu çalışmada, Temmuz 2015 tarihinden başlayarak TUBİTAK 114Y139 Kod No’lu “İnsan Kaynaklı ve Doğal Değişimlerin Kilikya Baseni (KKTC-TC Arası) Deniz Ekosistemi Üzerindeki Etkilerin Belirlenmesi” proje kapsamında 36 ay süreli ayrıntılı oşinografik araştırmalar yürütülmüştür.
Mevsimsel periyotlu ölçüm verileri, yıl boyunca su kolonundaki değişimler hakkında bilgi vermektedir. Yaz aylarında yüzey suyunun hemen altında yaklaşık 50 metre derinlikte Değişmiş Atlantik Suyu (MAW) bulunmakta, ortalama 39.1 psu ile daha tuzlu ve 28.87 oC ile daha sıcak Levant Ara Suyu (LIW) 100 ile 200 metre arasındaki derinliklerde yer almaktadır. Kış aylarında yüzey sularındaki soğumadan ve buharlaşmadan kaynaklanan taşınım nedeniyle 200 metre derinliğe kadar homojen karışmış su kütlesi vardır. Kış mevsimindeki homojen karışım ve bunu takib eden mevsimlerde LIW yeniden görülmesi, önceki görüşlerin aksine, LIW nun çalışılan alanda oluştuğu görüşünü kuvvetlendirmektedir.
CTD verileri dinamik yükseklik konturları, çalışma alanında birden fazla küçük ölçekli, kısa süreli ve hızla yer değişebilen döngülerin oluştuğunu göstermektedir.
Kıbrıs Zaman Serisi kapsamında toplanan verilerden bölgedeki karışım ve su kütle oluşumlarının yıllık döngüsü rahatlıkla izlenmektedir. Kış mevsimlerinde yüzeyde yüksek yoğunluklu su kütlesi, kuvvetli rüzgarların etkisi ile oluşan aşırı buharlaşma ve buna bağlı olarak tuzluluğun artması sonucu LIW oluşmakta ve 200 metre derinliğe kadar gözlenmektedir.
Kilikya Baseni fiziksel ve biyokimyasal özellikleri zamansal ve mekansal değişimi bölgenin hidro-dinamik özellikleriyle çok uyumludur. Oligotrfik yapıda olan su kütlesinde besin tuzu değerleri yüzey sularında cok düşük seviyeliyken dip sulara doğru organik madde parçalanması sonucu artış göstermektedir. Akdeniz’in tipik özelliklerinden olan derinlerdeki klorofil maksimumu (DCM) özellikle yaz ve sonbahar aylarında çalışılan alanda daha belirgindir. Ölçümlerde gözlenen klasik Redfield oranından daha yüksek değerler bu dönemde doğu Akdeniz yüzey sularının hem P hem de N ile birlikte sınırlayıcı element (N-P co-limitation) olduğuna işaret eder. Yıllık birincil üretim miktarları 20.3 ve 151.2 g C m-2 y-1 ve klorofil miktarları da 0.01-0.23 mg m-3 aralığında değişmektedir. Ölçülen 253-3762 ng C m-2 saat-1 miktarlarındaki bakteriyel üretim miktarları ise bölgede daha önce elde edilen değerlerden daha düşüktür.
İhtiyoplankton ölçümlerinde 37 aileye ait 112 taxa Teleostei türüne ait balık yumurta, prelarva ve/veya postlarvası tespit edilmiş ve çalışılan alanda 104 tür ve KKTC kıyılarında 58 türe ait bireye rastlanılmıştır.
Akustik bulgular Kıbrıs Boğazındaki mezopelajik canlı grubunun Doğu Akdeniz ölçeğinde önemli bir sıcak nokta olabileceğini göstermektedir.
Kıyı ve açık sularda “iyi çevresel durum” (İÇD) hedeflerine yönelik “referans şartların” belirlenmesi amacıyla proje kapsamında toplanan veriler değerlendirilmiş ve KKTC kıyı ve açık suları icin klorofil-a referans değerler 0.05 μgL-1 olarak belirlenmiştir.